Sema Silkin Ün, ‘Kumar illetinden toplumu korumalıyız’

Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, Devlet Denetleme Kurumu (DDK) verilerine göre 18 yaş altındaki gençlerin yüzde 30'a yakınının şans oyunlarına yöneldiğini söyledi. Önemli sivil toplum kuruluşlarının yayınladığı araştırma sonuçlarına göre kumar illetinin daha korkunç rakamlarda olduğunu belirten Milletvekili Sema Silkin Ün, ‘Millî ya da gayri millî, sanal ya da gerçek, legal ya da illegal fark etmeksizin kumar illetinin toplumsal cazibesini ortadan kaldıracak çalışmaları yapmayız” dedi.

Sema Silkin Ün şunları söyledi:

“Dünyadaki kumar gelirinin yüzde 2,5'luk kısmı, İsveçli sanal kumar şirketleri gelirlerinin dörtte 1'inin Türkiye'den elde edildiği bildiriliyor. Türkiye'de beş yıl önce 2 milyon olan sanal kumar bağımlısının bugün 10 milyona ulaştığı ifade ediliyor. Bu rakamlar meselenin ciddiyetini gözler önüne seriyor. Türkiye'nin 85 milyonluk nüfusu ve genç potansiyelini büyük bir para kaynağı olarak gören uluslararası dev şirketler milyarlarca dolarlık pastadan pay almak için büyük çaba sarf ediyorlar. Gençlerimizin bağımlılık alanlarına yenilerini katıyorlar. Aile ve toplumumuz olumsuz etkileniyor, bugünlerde fazlasıyla hissettiğimiz cinnet hâllerine bile etki ediyor. Bu illetle mücadelede hem devletin hem gazi meclisimizin hem de sivil toplumumuzun omuzlarında büyük bir sorumluluk var”

Kumar şiddeti de tetikliyor

Kumar illetine bulaşma oranının yükselmesiyle, artan şiddet olaylarının arasında da bir bağ olduğuna dikkat çeken Milletvekili Ün, ‘Maalesef Ceza Kanunu'muzda kumar oynamak değil, kumar oynanması için yer ve imkân sağlamak suç sayılıyor. Böyle bir sistemde kumardan doğan toplumsal sorunları çözmenin imkânı yoktur. Meselenin "Vergisi az mı olsun, çok mu?" boyutu ise yarattığı devasa toplumsal sorunlar karşısında devede kulaktır. Devlet eliyle teşvik edilmekte ve küresel para aklama değirmenine su taşınarak zincirleme bir reaksiyon yaratılmaktadır. Madem aileyi, toplumu, gençleri korumak istiyoruz, sanalına, gerçeğine bakmaksızın, hangi şirin sıfatlarla sunulduğuna bakmaksızın kumarın bir bağımlılık olduğunu kabul etmeliyiz. Başına "millî" ifadesi kondurduğumuzda zararının azalmadığını unutmamalıyız. Siz at yarışı, iddia, piyango dersiniz vatandaş elindeki cep telefonuyla bir tık ötedeki daha fazla umut vadeden haz ve imkânlara yöneltir, olayı bir ileri seviyeye taşır’ diye konuştu.

Kumar ocaklar söndürüyor

Dinimizin de kumarı "şeytan işi", "pislik" olarak tarif ettiğini ve terk edilmesini emrettiğini hatırlatan Ün, ‘Kadim kültürümüz, kumarın ocaklar söndürdüğünü söylerken biz ise maalesef, alınan vergi neden artırıldı, neden bilahare yarıya düşürüldü diye hayıflanmaktayız. Şans oyunları yoluyla toplanan vergilerin imtiyazlı birilerinin cebine girmesini dert ediyoruz. Bir de devletimizden; vergisiyle, damgasıyla, puluyla meşru hâle getirilen bu illetle mücadele edilmesini bekliyoruz. ‘Eğer yasaklanırsa daha cazip hâle gelir’ demek, kendi beslediğimiz döngüye farkında olmadan kılıf bulmaktır’ diye konuştu.